Abstract:
Amaç: Laporoskopik kolesistektomi tekniğine bağlı olarak, CO2
pnömoperitonyumu ve artmış intraarteryal basinç (İAB); mekanik,
hemodinamik ve respiratuar yan etkileri ortaya çıkarmakta, bu da
hipoksemi, hiperkapni, hemodinamik instabilite ve oksijenasyonda
bozulmaya neden olabilmektedir. Temel problemler; fonksiyonel rezidüel
kapasitenin azalması, ventilasyon/perfüzyon dengesinin bozulması ve
peritondan emilen CO2 nin sempatik stümülasyona yol açmasıdır. Bu
fizyopatolojik mekanizmalar perioperatif dönemde mekanik ventilasyon
uygulamasının ve uygulanacak anestezik yöntemin gözden geçirilmesini
gerektirir.
Materyel ve Metod: Laporoskopik kolesistektomi operasyonunda, 5
cm H2O PEEP uygulanmasının ETCO2, dakika ventilasyonu ve arteriyal
oksijenasyon üzerine etkilerini araştırdığımız çalışmamızda, 40 hasta
rastgele 2 gruba ayrıldı. Her iki gruba da genel anestezi indüksiyonu
1μgrkg-1 fentanil, 2 mg/kg propofol ile gerçekleştirildikten sonra
endotrakeal entübasyon 0.15 mg/kg sisatrakuryum ile uygulandı. Anestezi
idamesi %50/50 O2/N2O oranda karışımı içerisinde 0.8-1.2 MAK
sevofluran ile sağlandı. Hastaların mekanik ventilasyon parametreleri, CO2 insüflasyonu öncesi;
ETCO2 32-36 mm Hg , solunum sayısı 12/dk, inspiriyum/ekspiriyum oranı
1:2, VT 8-10 ml/kg olacak şekilde ayarlandı ve volüm kontrollü mekanik
ventilasyon ile solutuldu. İnsüflasyon öncesi, kalp atım hızı (KAH), ortalama
arter basıncı (OAB), periferik oksijen satürasyonu (SPO2), ETCO2,
dakika ventilasyonu (MV) ve hava yolu tepe basıncı (PIP), kaydedildikten
sonra(T0) birinci gruba dahil edilen hastalara 5 cmH2O PEEP ilave edildi
(Grup 1). İkinci gruba PEEP ilave edilmeden yukarıdaki parametreler
her iki grupta insüflasyon sonrası 5. Dakikada (T1), 30. Dakikada (T2),
eksüflasyon öncesi (T3) ve sonrası (T4) olmak üzere toplam 5 kez tekrarlandı
(Grup 2). İki grupta da insüflasyon öncesi planlandığı gibi solunum
sayısı 12/dakika ve ETCO2 32-36 mmHg olacak şekilde sürdürülmek
üzere dakika ventilasyonu ayarlandı. Aynı zamanda, aynı dönemlerde
batını şişirmek amacıyla insüfle edilen toplam CO2 miktarı kaydedildi.
Arteriyal oksijen satürasyonu ve PaO2 için arteriyal kan gazı analizleri,
indüksiyondan hemen önce (T0), indüksiyondan sonraki 30. Dakikada
(T2) ve operasyon bitiminden hemen önce (T4) olmak üzere toplam 3
dönemde değerlendirildi.
Bulgular: Grup 2’de, ETCO2 yi 32-36 mmHg arasında tutabilmek için
dakika ventilasyonunda kontrol grubuna göre anlamlı oranda artış tespit
edildi. Grup1’de, dakika ventilasyonunda artış gerekmedi ve arteriyal
oksijenizasyonda başlangıç değerlerine göre anlamlı artış meydana geldi.
Sonuç: Laporoskopik operasyonlarda PEEP uygulanması, dakika
ventilasyonunda azalma sağlarken arteriyal oksijenizasyonda da iyileşme
sağlamaktadır.