Abstract:
15. yüzyılda sömürgecilikle başlayan, Sanayi Devrimi ile devam eden, çokuluslu şirketlerin doğması, iletişim devrimi, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin dağılması ile yaygınlaşan ve bilgi devrimi ile zirveye ulaşan küreselleşme, dünyanın adeta küçülmesine ve tek bir yer olarak algılanmasına yol açmıştır. Küreselleşme ile birlikte; mal ve hizmetler, zihinsel sermaye, finansal sermaye, enerji, bilgi ve daha birçok değer hızla el değiştirebilir hale gelmiştir. Giderek artan küresel rekabet, Endüstri 4.0 ile birlikte inovasyon odaklı ekonomileri öne çıkarmıştır. Hıza, hareketliliğe ve yeniliklere adapte olma yeteneği her zamankinden daha önemli hale gelmiştir. Tam da bu yüzden, öğrenmek ve gelişmek için sürekli yeni deneyimler arayan “çevik öğrenenler” ile örgüt kültürü, yönetici ve çalışan tutumu ile desteklenen “işbirlikçi iklimi sağlayabilmiş işletmeler” sürdürülebilir rekabet avantajı elde etmektedirler. Öğrenme çevikliği ve işbirlikçi iklimin performansa etkileri hakkında literatürde ayrı ayrı birçok araştırma bulunmaktadır. Ancak dünyada üretilen büyük verinin hacmi karşısında insan ömrünün sınırlılığı ve bireylerin işe dair, öğretici nitelikli, her türlü deneyimle karşılaşma olasılığı dikkate alındığında, yalnızca kendi deneyimlerinden değil, işbirliği ve bilgi paylaşımı sayesinde başkalarının deneyimlerinden de öğrenme fırsatı yakalayabilecekleri akla gelmektedir. Çeşitli sektörlerden 413 kişinin katıldığı araştırma bulgularına göre, işbirlikçi iklim boyutlarının ayrı ayrı, öğrenme çevikliği ile performans ilişkisinde düzenleyici etkiye sahip olduğu tespit edilmiştir.