Abstract:
Şüphesiz ki fotoğrafın farklı disiplinlerde ve farklı zamanlarda yapılmış
icatların bir sonucu olması, kavramın icadına ilişkin net bir bilgi
verilmesine mani olmaktadır. İlk zamanlarında, belge olmaktan öteye
geçemeyen fotoğraf disiplininin bir sanat formuna dönüşeceği
birçoklarının aklından bile geçmemiştir. Ancak, o dönemler
düşünüldüğünde, henüz ne işe yaradığı ve geleceğinin ne yöne doğru
ilerlediği tam olarak kestirilemeyen fotoğraf, çok keskin ve ani bir
biçimde resim sanatı üzerinde etki yaratarak Realizm sanat akımının yok
olmasına ve yeni sanat akımlarının ortaya çıkmasına sebebiyet vermiştir.
Uygulamalı bir şekilde insanoğlunun günlük hayatında yer alan fotoğraf,
takip eden dönemlerde belge olmanın dışındaki farklı disiplinlerin etkili
bir şekilde istifade ettiği bir hal almıştır. Özellikle İngiltere’nin öncülük
ettiği endüstri devrimi ve Amerika Birleşik Devletleri ile dünyanın geri
kalanında oluşturduğu karşı konulmaz etki, fotoğrafın bir reklam ve
pazarlama aracı olarak da kullanılması yolunu açmıştır.
Endüstri devriminin toplumsal yapı üzerinde oluşturduğu değişikliğin bir
sonucu olarak da evrimleşen sanat kavramı, Almanya’daki Bauhaus
okulunun da etkisiyle fotoğrafın yeni dünya sanatçıları tarafından sanat
objesi olarak kullanılmasının önünü açmıştır. Modern sanatlar tarihi
içerisinde fotoğraf, bir tasarım aracı olarak ilk defa Bauhaus okulunun
eğitimcileri ve öğrencileri tarafından kullanılmıştır. Takip eden dönemde
ise sürekli gelişen ve kullanımı kolaylaşan fotoğraf teknolojileri, tüm
dünyada sanatçıların ilgisini çekerek alternatif uygulamalar yapılmasının
önünü açmıştır. Günümüze geldiğimizde fotoğrafın artık tamamen sanal
bir kavram olduğu gözlemlenir. Sayısal fotoğraf artık tarihi bir kavramdır
ve teknolojinin hangi imkanlara doğru ilerlediği net olarak tahmin
edilememektedir. Bu değişimlerin yanında fotoğrafın da bir sanat formu
olduğu gerçeği halen yerli yerinde durmaktadır ancak özellikle son
yıllarda tasarım kavramının fotoğrafa disiplinine yansımaları üzerine
ciddi gelişmeler yaşanmaktadır. Çünkü yeni dünyada fotoğraf, özellikle
görüntü kaydı sonrasında yapılan aydınlık oda uygulamaları sayesinde
fantastik bir dünyaya açılan pencere konumuna da gelmiştir.
Bu çalışmada, fotoğrafın bir kavram olarak geçirdiği evrim, geçmiş ve
bugün bağlamında örneklerle kısaca değerlendirilmiş ve kavramın
geleceğine ilişkin tasarımsal gereklilikler fotoğrafçı perspektifinde
değerlendirilmiştir.