dc.description.abstract |
Bu çalıĢmada, insanı insan yapan bütün bilgilerin korunması konusu
iĢlenmiĢtir. Teknolojik geliĢmeler, dijital sistemlerin çoğalması, bireylerin aktif
Ģekilde sosyal medya hesapları oluĢturup bu hesaplar üzerinden veri
aktarımlarında bulunmaları gibi sebeplerle günümüzde kiĢisel verilerin pek çok
yerde kayıt altına alınması söz konusu olmaktadır. Özellikle dijital ortamda pek
çok kiĢisel verimizi kullanarak iĢlem gerçekleĢtirdiğimiz gözetildiğinde verilerin;
gerçek kiĢiler, özel kurumlar ile kamu kurum ve kuruluĢları tarafından
kaydedildiği bir gerçektir. Bu durum, kiĢisel verilerin korunmasını engelleyerek
veri sahibine yönelik ciddi bir tehdit oluĢturmaktadır. Son yıllarda bu konuda açık
Ģekilde tehdit altında bulunan önemli bir grubun iĢçiler olduğu görülmektedir.
ĠĢçilerin kiĢisel verilerine iĢverenler, iĢ sözleĢmesi çerçevesinde kolaylıkla eriĢim
imkânına sahip olmaktadırlar. ĠĢ sözleĢmesinde iĢçinin bağımlılık unsurunun ön
planda tutulması, iĢçinin iĢveren karĢısında zayıf konumda yer almasına sebebiyet
vermektedir. Bu durum da kiĢisel verilere yönelik hakların kullanımında iĢçinin
özellikle korunmasını gerekli kılmaktadır. ĠĢçilerin kiĢisel verilerinin hukuka
uygun Ģekilde elde edilip edilmediğinin ve verilerin iĢlenmesinin denetlenmesi
gerekir. Bu nedenle iĢçinin açık rızasının alınmadığı durumlarda kiĢisel
verilerinin iĢlenemeyeceği kabul görmektedir. Ancak kanuni bir düzenlemenin
mevcudiyeti veya bir hakkın temini için kiĢisel veri iĢleme söz konusuysa iĢçinin
açık rızasının alınması istisnai olarak gerekli görülmez. ĠĢverenin iĢçinin kiĢisel
verilerini iĢlerken dürüstlük kuralına aykırı hareket etmemesi, iĢçinin kiĢisel
verilerinin korunmasını esas alması ve ölçüsüz davranmaması önem taĢımaktadır.
Aksi takdirde kiĢisel verilerin hukuka aykırı Ģekilde iĢlenmesi çerçevesinde
iĢverene yaptırımlar uygulanması mümkündür. |
tr_TR |