Abstract:
Geçmişten günümüze hayatımızda giderek artan bir yer bulan sosyal medya
platformları, fazla veya patolojik kullanım ile birlikte bağımlılık riski
taşımaktadır. Bu çalışmada gençlerin sosyal medya bağımlılığı konusunda riskli
grupta yer aldığı göz önüne alınarak genç yetişkinler ile çalışılmıştır. Çalışmada
genç yetişkinlerde sosyal medya bağımlılığı, dürtüsellik ve duygu düzenleme
becerisi arasında nasıl bir ilişki olduğu incelenmiştir. Sosyal medya bağımlılığı
ile ilişkili olan ve yordayıcı faktörlerin tespit edilmesi ile genç yetişkinlerin
sosyal medya bağımlılığının teşhis ve tedavisi konusunda ilgili alanda çalışan
uzmanlara kaynak sağlamak hedeflenmiştir.
Araştırmanın katılımcılarına kolayda örnekleme yoluyla ulaşılmıştır.
Gönüllü 202 genç yetişkin araştırmaya dahil edilmiştir. Katılımcılar 18-30 yaş
aralığındadır. Bu nicel çalışmada, değişkenler arasındaki ilişkiyi incelemek
amacıyla ilişkisel tarama yönteminden faydalanılmıştır. Katılımcılara online
ortamdan ulaşılmış ve ölçekler google form üzerinden iletilmiştir. Katılımcılara
demografik bilgi formu, Sosyal Medya Bağımlılığı Ölçeği- Yetişkin Formu,
Barrat Dürtüsellik Ölçeği-Kısa Formu ve Duygu Düzenleme Becerileri Ölçeği
uygulanmıştır. Elde edilen veriler SPSS 25 programı ile analiz edilmiştir.
Araştırmada ele alınan değişkenler arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla
bağımsız örneklemler t testi, ANOVA ve değişkenlerin sosyal medya bağımlılığı
üzerindeki yordayıcılığını incelemek için doğrusal regresyon analizi
uygulanmıştır.
Araştırma sonucunda genç yetişkinlerin sosyal medya bağımlılığı,
dürtüsellik düzeyi ve duygu düzenleme becerisi arasında anlamlı ilişki
bulunmuştur. Dürtüsellik düzeyi arttıkça genç yetişkinlerin sosyal medya
bağımlılığı artmaktadır. Katılımcıların duygu düzenleme becerisi ile sosyal
iii
medya bağımlılığı ve dürtüsellik düzeyi arasında negatif yönde ilişki mevcuttur.
Bunun yanında dürtüselliğin alt faktörü olan dikkat dürtüselliğinin ve duygu
düzenleme becerisi alt boyutu olan toleransın sosyal medya bağımlılığı üzerinde
yordayıcı gücü olduğu tespit edilmiştir. Çalışmadan elde edilen veriler alanyazın
doğrultusunda tartışılmıştır. Yürütülen çalışmanın, araştırmaya dahil edilen
katılımcılar ve kullanılan ölçeklerle sınırlı olması gibi kısıtlılıklarından
bahsedilmiş ve alanda çalışan araştırmacılara çeşitli öneriler sunulmuştur