Abstract:
Seyahat-nâme’nin birinci cildinde anlatılan İstanbul, çalışmanın esasını
oluşturmaktadır. Evliyâ Çelebi Ansiklopedisi çalışması sayesinde, Seyahat-nâme’de
İstanbul hakkında nasıl bilgiler verildiği tespit edildi.
Tezde, Evliyâ Çelebi Ansiklopedisi çalışmasının nasıl bir metodla yapılması
gerektiğinin gösterilmesi amaçlanıldı. Ansiklopedi çalışmasında kullanılan yöntemde
Seyahat-nâme’nin birinci cildindeki metinlerin incelenmesi ile madde başları tespit
edildi. Tespit edilen madde başları, tezin ikinci kısmında yer alan tarihi eserler, yer
adları, şahıs adları başlıklarına göre sınıflandırılıp alfabetik sırayla bu kısımların
altında yer verildi. Bu çalışma sayesinde Evliyâ Çelebi Seyahat-nâmesi’nde İstanbul
hakkında verilen bilgilere kolaylıkla ulaşıldığı görülmektedir. Buna örnek vererek
açıklamak gerekirse Seyahat-nâme’de Ayasofya hakkında bilgi arayan araştırmacı,
Seyahat-nâme’de Tarihi Eserler başlıklı kısımda, câmi‘ler madde başında bu yapıtla
ilgili tespit edilen bütün bilgilere ulaşabilir.
Tezin ikinci kısmında, Seyahat-nâme’de Tarihi Eserler başlıklı bölüme
bakıldığında, madde başlarında cami, çeşme, saray gibi pek çok yapıttan bahsedilir.
Fakat bu bölümde en çok madde başı, camilerle ilgili kısım olduğu tespit edildi.
Seyahat-nâme’de Yer adları başlıklı bölümde, esas olarak İstanbul maddesi en çok yer
tutmaktadır. Çalışmanın esasını oluşturan bu kısımda, Evliyâ Çelebi Seyahat nâmesi’nde İstanbul ile ilgili anlattığı her türlü bilgi bu bölümde yer verildi. Seyaht nâme’de Şahıs Adları başlıklı bölümde ise Evliyâ Çelebi’nin kendi yaşadığı döneme
kadar olan hükümdarlar, devlet bünyesinde çalışan kişiler, İstanbul esnaflarının pirleri
gibi Seyahat-nâmesi’nde tespit edilen kişiler bu bölümde yer verildi.
Tezde ayrıca, madde başları altında yer verilen metinlerde hicri tarihler
mevcuttur. Bu tarihler, Türk Tarih Kurumu’nun sitesi olan Tarih Çevirme
Klavuzu’dan yardım alınarak hicri tarihten milâdi tarihe çeviriler, [ ] içinde gösterildi.
Bazı maddelerde, tereddüde düştüğümüz durumlarda söz konusu olan mahalde
incelemelerde bulunduk ve bu konuda eski eserlerde bulunan bilgilere de müracat
ettik. Yer adları konusunda da tereddütlerimiz oldu. Ancak bunların 17. yüzyıldaki
telaffuz şekli olduğunu düşünülerek herhangi bir müdahalede bulunmadık.