Please use this identifier to cite or link to this item: http://hdl.handle.net/11547/2264
Full metadata record
DC FieldValueLanguage
dc.contributor.authorVardar, Taha-
dc.date.accessioned2019-05-28T07:27:18Z-
dc.date.available2019-05-28T07:27:18Z-
dc.date.issued2016-
dc.identifier.urihttp://hdl.handle.net/11547/2264-
dc.description.abstractTezin amacı ulaştırma sisteminde geçmişten günümüze kaydedilen gelişmeleri ekonomik, teknik, sosyal ve politik yönleriyle ortaya koymaya çalışarak, farklı disiplinlerle olan ilişkisini açıklamaya çalışmaktır. Bu kapsamda; son on yıllık periyotlar halinde bilişim ve teknolojide kat edilen mesafenin de etkisi ile ulaştırmanın ne tür gelişme eğilimleri göstermekte olduğu günümüz ihtiyaçları çerçevesinde ele alınmıştır. Bu çerçevede ulaştırmanın kentleşmeyle karşılıklı ve entegre ilişkisi olduğu bilinmekte olup tarihsel süreçten günümüze de ulaştırmanın insanlığın ortak medeniyet seviyesinin itici gücü olduğu anlaşılmaktadır. Bu bağlamda; bütün bu sözü edilen gelişmeler ve eğilimler karayolu, denizyolu, havayolu ve demiryolu ulaştırma türleri için belirli bir kapsamda değerlendirilmeye çalışılmıştır. Özellikle Avrupa Birliği müktesebatının Beyaz Kitap ve TİNA Raporları başta olmak üzere sürdürülebilir kalkınma ekseninde, sürdürülebilir bir ulaştırmanın argümanı olarak demiryolu yatırımlarının öncelenmesi vurgusunu ortaya koyduğu bilinmektedir. Ülkemizde de Osmanlı dönemi ve Cumhuriyet’ in ilk yıllarında demiryollarına verilen ağırlığın ardından yarım asırdan fazla bir süredir sadece karayolu ulaştırma türüne yatırım yapılmış olması hem yük ve hem de yolcu taşımacılığında, kentiçi ve kentler arası ulaştırmada bu türün %90’ ların üzerinde bir türel paya ulaştığı bir vakıadır. Ancak son on yıllık süreçte hem ihtiyaca paralel olarak ve hem de Avrupa Birliği uyum yasaları çerçevesinde, demiryollarına ciddi anlamda yatırımlar yapılmaya başlanmıştır. Çünkü karayollarının yüksek oranda bir ağırlığa sahip olmuş olması hem genel olarak ulaştırma sisteminin ve hem de bu ulaştırma türünün aleyhine bir durumdur. Sonuç olarak gelinen noktada karayollarının bu ağırlığı nispeten kırılmış olmakla beraber hem niteliksel ve hem de niceliksel olarak halen yapılması gereken birçok çalışma bulunmaktadır. Ülkemizde, demiryolu yatırımlarında ana ekseni son birkaç yıl içerisinde ilk defa girilmiş olunan yüksek hızlı demiryolu sektörü oluşturmaktadır. Bu çerçevede; ulaştırma sistemlerinin ekonomik ve teknolojik bağlamdaki gelişme eğilimleri çerçevesinde ortaya konulan gelecek perspektifinin bir parçası olarak yüksek hızlı demiryolları, gelişim süreci ve yapılmakta olan yatırımlar da detaylı olarak değerlendirilmiştir.tr_TR
dc.language.isotrtr_TR
dc.publisherİSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜtr_TR
dc.subjectDengeli Türel Dağılımtr_TR
dc.subjectSürdürülebilirliktr_TR
dc.subjectUlaştırma Altyapısıtr_TR
dc.subjectUlaştırma Sistemitr_TR
dc.subjectYüksek Hızlı Demiryollarıtr_TR
dc.subjectBalanced Modal Distributiontr_TR
dc.subjectHigh Speed Railwaystr_TR
dc.subjectSustainabilitytr_TR
dc.subjectTransportation Infrastructuretr_TR
dc.subjectTransportation Systemtr_TR
dc.titleULAŞTIRMA SİSTEMİNİN EKONOMİK VE TEKNOLOJİK AÇILARDAN DEĞERLENDİRİLMESİ, YENİ EĞİLİMLERtr_TR
dc.typeThesistr_TR
dc.description.abstractolObjective of the thesis is revealing developments year by year that has the faces of economical, technical, social, political and trying to clarify the relationship between different disciplines and transportation. On this context, with the affect of extention on informatics and technology on last decades, the type of development trends of transportation system is discussed within the frame of today’s necessities. On this context, it is known that transportation has a mutual and integrated relationship with urbanization and it has understood that transportation is impulsion of common civilization level of humanity. In this regard, all these mentioned developments and trends are tried to evaluate on a specific content for highway, railway, airway and seaway transportation modes. Especially it has known that the emphasis of Europan Union (EU) acquis which contains prioritizing of railway investments as an argument of sustainable transportation on the axis of sustainable development. In Turkey, it is a phenomenon that investing to only highway transportation mode for more than a half century after railway focused years in late Ottoman period and early Turkey Republic period and 90% modal share of highway on passenger-freight transports and intraurban-interurban transportation system modal distribution. But either on the parallel of the necesitty or on the frame of EU adjustment laws, it has started to invest to railways on significant scales for last ten years. Because the unbalanced high modal share of highway is a negative case for either transportation system or highway transportation mode. As a result, at this point, altough mentioned share of highway has been relatively changed, currently various studies are exist by qualitively and quantitatively necessary. In Turkey, the main axis of railway invesments is high speed railway investments that has been made for last several years. In this content, development period and continuing investments of high speed railway that is a part of future perspective which is executed on the frame of development trends with economical and technological context of transportation system are evaluated detailed too.tr_TR
dc.publisher.firstpagenumber1tr_TR
dc.publisher.lastpagenumber55tr_TR
Appears in Collections:Tezler -Thesis

Files in This Item:
File Description SizeFormat 
483748.pdf2.44 MBAdobe PDFThumbnail
View/Open


Items in DSpace are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.