Abstract:
Modern psikiyatrinin babası olarak, Sigmund Freud, insan ruhuna tüm çatışma ve zorlukların kaynağı olarak yaklaşır, ve insan ruhunun belirleyicileri ile yüzleşmek için bir çözüm arar. Bilinçaltına uzanan bir merdiven olarak düşündüğü bağlantı ve kelimeler yoluyla insan ruhunu çözümlemek için bir araç olarak psikanalizi önerir. Freud’un teorileri, kendi iç çatışmaları ve toplumun kültürel çatışmaları ile mücadele etmek zorunda olan, modern edebiyatın öncü isimlerinden Virginia Woolf’u etkiler. Woolf, psikanalizi, hayatının belirleyicisi olan, ruhun derinliklerini keşfedebilmek için kullanır. Bu tez, Virginia Woolf’un uğradığı cinsel tacizler sonucunda acı çektiğini, Freud’un yaklaşım ve teorilerinden etkilendiğinini, iyileşmek için öz psikanalize başvurduğunu kanıtlamayı hedefler. Bu tez aynı zamanda Virginia Woolf’un hayatını, edebi kişiliğini ve Mrs. Dalloway, To the Lighthouse ve Moments of Being olmak üzere üç eserini psikanalitik bakış açısıyla tahlil eder. Bu tezde yapılan tahliller, Freud’un psikanaliz, savunma mekanizmaları, yaratıcı yazarlar ve onları harekete geçiren güçler konusundaki yaklaşımlarını ele alan ifade ve açıklamalarla desteklenmiştir. Bu tez, aynı zamanda, Virginia Woolf’un, kökeninde psikolojik ve entelektüel mirasının, çocukluk anılarının, savunma mekanizmalarının, cinsel eğiliminin ve hayatındaki cennet-cehennem nöbetlerinin yarattığı zorluklarının yansıtmaktadır. Virginia Woolf’un hayatını zorlaştıran bu sıkıntıların yansımaları, ayrıca, 1939 yılında eşiyle birlikte kendisini ziyarete gidene kadar çalışmalarını okumadığını iddia ettiği Freud’un teorilerini farkında olmadan haklı çıkardığı eserleri yoluyla incelenmektedir.