Abstract:
Tinnitus, herhangi bir dış uyaran yokluğunda bir sesin bilinçli farkındalığı
olarak tanımlanmaktadır. Tinnituslu bireylerde ilgisiz uyaran için inhibisyon
mekanizması ile ilgili prefrontal korteks fonksiyonlarında farklılık gösterilmiştir.
Sakkadometri testi, psikiyatrik hastalıkların, nörodejeneratif hastalıkların, travmatik
beyin hasarı, beyin sarsıntısı ve gelişimsel anormalliklerin teşhisinde kullanılan
gelişmiş bir okülomotor testtir. Sakkadometri testi inhibisyon mekanizmalarındaki
yorulmayı değerlendirebilmektedir. Sakkadometri testi ile değerlendirilen antisakkad
görevi, çevresel görsel alanda aniden beliren görsel bir hedefe bakmak için oluşan
refleksif hareketi bastırmayı ve bunun yerine istemli motor hareket ile hedefin tersi
yönüne bakmayı gerektirmektedir. İlgisiz uyaranı bastırma becerisi yorulma gösteren
bir fonksiyondur ve tinnitusun ilgisiz uyaranı bastırma üzerindeki olumsuz etkisi
gösterilmiştir. Çalışmamızda tinnitus hastalarında ilgisiz uyaranı bastırma ile ilgili
prefrontal korteks fonksiyonlarında literatürde farklılık gösterilmiş olmasından yola
çıkılarak tinnituslu gruptan elde edilen veriler tinnitus şikayeti olmayan bireylerin
sonuçları ile karşılaştırılmıştır. Sakkadometri testi parametrelerinden yorulma ile
ilişkisi olduğu düşünülen sıçrama sayısındaki artışın (test süresinin uzaması) her iki
grubun sonuçlarında farklılık gösterip göstermediğini araştırmak amaçlanmıştır. Dahil
edilme kriterlerine uygunluğu belirlemek için Saf Ses Odyometri, Tinnitus Engellilik
Anketi, Mini Mental Test ve Okülomotor Testler uygulanmış, belirlenen yaş
aralığındaki normal işiten ve okülomotor testleri normal olan subjektif kronik
tinnituslu bireyler çalışmaya dahil edilmiştir. Antisakkad ve prosakkad alt testleri için
hız, doğruluk, latans, genel hata oranı ve yönsel hata oranı parametreleri
değerlendirilmiştir. Gruplar arasında istatistiksel anlamlılıklarda normal dağılan
v
değişkenler için “Bağımsız Örneklemler için T Testi ve normal dağılmayan
değişkenler için ise “Mann-Whitney U Testi” istatistiksel yöntem olarak kullanılmıştır.
Çalışmamızın sonucunda prosakkad ve antisakkad ölçümlerinde tinnituslu bireylerde
daha fazla sıçrama sayısı ile yapılan testte yönsel ve genel hata oranlarında anlamlı
derecede artış gözlenmiştir. Latans, hız ve doğruluk parametrelerinde ise anlamlı
derecede farklılık gözlenmemiştir. Kontrol grubunda prosakkad ölçümünde daha fazla
sıçrama sayısı ile yapılan testte yönsel ve genel hata oranında anlamlı farklılık
gözlenmiştir. Antisakkad ölçümünde daha fazla sıçrama sayısı ile yapılan testte
ortalama latans ve genel hata oranında anlamlı farklılık gözlenmiştir. Tinnituslu
bireylerde daha fazla sıçrama sayısı ile yapılan testte elde edilen anlamlılık daha
yüksektir. Tinnituslu bireyler ve kontrol grubu karşılaştırmasında prosakkad ve
antisakkad yönsel ve genel hata oranları arasında anlamlı farklılıklar bulunmuştur.
Tinnituslu bireylerin hata oranları kontrol grubuna oranla daha yüksek gözlenmiştir.
Tinnituslu bireylerde, tinnitusu olmayanlara göre ilgisiz uyaranın inhibisyon
mekanizmasında yorulmanın daha fazla olduğu yönünde değerlendirilmiştir. Aynı
zamanda sonuçların tinnitusun oluşumu ve kronikleşmesinin altında yatan bilişsel ve
nöral mekanizmaların anlaşılmasına ve klinik değerlendirme için yeni bir yöntem
sunulmasına katkı sağlayacağı düşünülmektedir.