Abstract:
Yapının Performans değerlendirme sürecinde deprem yer hareketi özellikleri önem
taşımaktadır. Depremden kaynaklanan yer titreşimleri, dalgalarının yayılmasıyla oluşur.
Deprem yer hareketinin özellikleri, fay mekanizması, deprem büyüklüğü, faydan uzaklık
ve yerel zemin koşulları gibi çeşitli parametrelere bağlıdır. Bazı yer hareketlerinde puls
sinyalleri gözlenmektedir. Direktivite etkisi olarak bilinen bu sinyaller genelde faya
yakın yer hareketlerinde gözlenmektedir. Direktivite etkisi, özellikle yumuşak
zeminlerde, fay kırılma yönü dalga yayılma yönü ile aynı olduğunda ve fay kırılma hızı
yer hareketinin kayma dalgası hızına yakın olduğunda gözlenir. Bu tür yer hareketi bir
darbe etkisi içerdiğinden, spektral periyodu puls periyoduna yakın yelpazede daha büyük
spektral ivmeler yaratırlar. Bu yüksek spektral ivme değerleri, binaya yüksek talep
uygulandığı anlamına gelir. Bu bakımdan faya yakın yer hareketlerinin etkisi özellikle
doğal titreşim periyotlarının yüksek olduğu binalarda önemlidir. Diğer yandan deprem
yer hareketinin farklı doğrultularda oluşturduğu farklı spektral ivmeler ise yönelim etkisi
olarak bilinmektedir. Puls tipi yer hareketlerinin maksimum doğrultusunun (puls etkisini
içerdiği için) binada daha yüksek taleplerin (istemlerin) oluşturacağı düşünülmektedir.
Türkiye'nin deprem bölgesi olması ve yerleşimlerin çoğunun faylara yakın bir bölgede
yer alması nedeniyle yakın-fay depremler bu gölgede önem kazanmaktadır. Bu nedenle
gelecekte birçok şehir bu tür depremlere maruz kalabilir ve yapıların bu tür depremlere
karşı davranışlarını incelemek önemlidir. Bu çalışmada yakın-fay depremlerin
yöneliminin bina performansı üzerindeki etkisi değerlendiriliyor. Bu doğrultuda 21 set
puls-tipi ve puls-tipi olmayan yakın fay yer hareketleri seçilerek maksimum
doğrultularına göre döndürülmüştür. Bu çalışmanın amacının Türkiye Bina Deprem
Yönetmeliğine (TBDY-2018) göre tasarlanan 18 katlı süneklik düzeyi yüksek binanın
performans değerlendirilmesi gerçekleştirilmiştir. Performans değerlendirmede binanın
kat ötelemesi değerlendirilme parametresi olarak baz alınmıştır. Sonuçlar kat öteleme
değerlerin ortalamasının binanın her iki doğrultuda da şartnamenin sınır değerlerinin
altında kaldığını göstermektedir.