dc.description.abstract |
Dünya genelindeki nüfusun önemli ölçüde yer değiĢtirmesi, insanlık ile
doğal çevre arasındaki daha büyük bir ayrımın sürekli olarak oluĢturulmasına
neden oluyor. Bu fenomen, küresel ekosistem üzerinde çeĢitli olumsuz etkilere
yol açmıĢtır.
Sürdürülebilir mimari ve yeĢil binaların geliĢtirilmesi, enerji tasarrufu,
modern teknolojinin kullanımı ve su tüketiminin azaltılması gibi stratejilerin
uygulanması yoluyla binaların çevresel etkisini vurgular. Ancak uzun vadeli
sürdürülebilirliği sağlamak için biyofilik tasarımın da kullanılması, kullanıcılar
ile binalar arasında manevi bir bağ kurmak için gereklidir. Biyofilik tasarım
kavramı, doğal unsurların insanlar üzerindeki etkisiyle ilgilidir. Stres azaltma,
artan iyi olma ve üretkenlik, artan huzur hissi ve artan konsantrasyon ve
rahatlama gibi biyofilik tasarımın birçok avantajı, uygulanması en uygun tasarımı
yapar. Bu çalıĢma, biyofilik tasarımın önemini açıklamak için çeĢitli örneklerden
fotoğrafik görseller kullanarak kapsamlı bir literatür inceleme metodolojisini
benimsemektedir. Ayrıca, çalıĢma biyofilik tasarım modellerine kısa bir giriĢ
sunmaktadır. Biyofilik tasarımın 14 parametresi Görsel Doğa Bağlantısı, Görsel
Olmayan Doğa Bağlantısı, Ritmik Olmayan Duyusal Uyarıcılar, Termal ve Hava
AkıĢı DeğiĢkenliği, Su Varlığı, Dinamik ve Dağınık IĢık, Doğal Sistemlerle
Bağlantı, Biyomorfik Formlar ve Desenler, Doğa ile Malzeme Bağlantısı,
KarmaĢıklık ve Düzen, Perspektif, Sığınak, Gizem ve Risk/Tehlike'dir. Bu
parametreler, Türkiye ve dünya genelinden örnekleri analiz etmek için
kullanılmaktadır. EspressoLab Kavurmacısı, Sancaklar Camii, Vadi Ġstanbul
AlıĢveriĢ Merkezi, Zorlu Center ve Turkcell kampüsü gibi örnekler Türkiye'de
bulunurken, diğer dünya bölgelerinde Khoo Teck Puat Hastanesi, ġelale Evi,
YeĢil Okul ve Amazon Küreleri gibi örnekler bulunmaktadır. Bu örnekler,
biyofilik tasarımın sadece terapötik özelliklere sahip olmadığını, aynı zamanda
yapıların görsel çekiciliğini etkilediğini göstermektedir. |
tr_TR |