Abstract:
Kentler, tarih boyunca yıkım ve yeniden inĢa diyalektiği içerisinde varoluĢunu
sürdürmektedir. Konu geçen yıkım, kentsel mekânın fiziksel dokusunda tahribatlar
oluĢturması, kentin geçmiĢinden günümüze getirdiği izleri yok etmesi ve değiĢtirip
dönüĢtürmesi ile kentlerin giderek kimliksizleĢmesine sebep olmaktadır. Kentlerin
giderek aynılaĢmaya baĢlamıĢ olduğu görülmekte ve bunun kırılması için kentsel
morfoloji ve kimlik kavramlarını birbirinden ayırmak yerine birbirini besleyen,
büyüten ve destekleyen kavramlar olduğu vurgulanmaktadır. Kentin kendine has
mekânsal morfolojik dokusunun, geçmiĢinin izleri ile sıkı bir iliĢki içerisinde olduğu
ve bu önemli olgunun gelecek kuĢaklara aktarılması için mekânsal kimliğin önemi
üzerinde durulmaktadır. Bu çalıĢma kapsamında kentsel yenileme projelerinin,
kentsel kimlik ve kentsel morfoloji açısından beraber değerlendirilmesinin gerekli
olduğu ve bu unsurların nasıl ele alınması gerektiği Suriçi Kentsel Yenileme Projesi
üzerinden tartışılmıştır