Abstract:
Yapılan araştırmalar, duygusal istismarın çocuklarda ve ergenlerde olduğu gibi
yetişkinlerin de hayatında birçok olumsuz sonuç doğurduğunu ortaya koymaktadır.
Bazı durumlarda onarılması güç sorunlara neden olan duygusal istismar, çocuk,
ergen ve yetişkinlerin sosyal ilişkilerini ve sosyal gelişimlerini de olumsuz yönde
etkilemektedir. Yapılan araştırmalar, çocukluk döneminde duygusal istismara maruz
kalmış yetişkinlerin istismara uğramamış olanlara oranla ruhsal rahatsızlıklar yaşama
risklerinin daha fazla olduğunu göstermektedir. Araştırmaların ortaya koyduğu
duygusal istismar kökenli rahatsızlıklar, pek çok başlık altında incelenebilmektedir.
Bu araştırmanın amacı ise,üniversite öğrencilerinin algılanan duygusal istismar
düzeyleri ile atılganlık düzeyleri arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırma, duygusal
istismar ile atılganlık arasında anlamlı bir ilişki olup olmadığını inceleyerek, yaş,
cinsiyet, ekonomik durum vb. değişkenlerin bu ilişkideki rolünü ortaya koymaya
çalışacaktır. Araştırma evrenini İstanbul Aydın Üniversitesi’nde okuyan lisans ve
lisansüstü öğrencileri oluşturmaktadır. Araştırma 3 bölümden oluşmaktadır. Birinci
bölümde duygusal istismar, ikinci bölümde ise atılganlık kavramı teorik açıdan
incelenerek alanyazı çalışması yapılmıştır. Üçüncü bölümde ise, İstanbul Aydın
Üniversitesi’nde yapılan çalışmanın bulgularına yer verilmiştir. Araştırma verilerine
ulaşmak için “Yetişkinler İçin Algılanan Duygusal İstismar Ölçeği”, “Rathus
Atılganlık Envanteri” ve “Kişisel Bilgi Formu” kullanılmıştır. Elde edilen veriler,
SPSS 15 programında analiz edilmiştir. Cinsiyet değişeni ile duygusal istismar ve
atılganlık seviyesi arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla T-testi analizi yapılmıştır.
Yaş, ailenin gelir durumu ve kardeş sayısı gibi ikiden fazla değişkeni olan verilerin
duygusal istismar ve atılganlık düzeyi ile karşılaştırılmasında Anova analizi
uygulanmıştır. Çalışmada ayrıca algılanan duygusal istismar toplam sayısal değerleri
ile atılganlık düzeyi toplam sayısal değerleri arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla
korelasyon analizi yapılmıştır.
Araştırma sonucunda,kız öğrencilerin duygusal istismar algılama düzeyleri, erkek
öğrencilere göre daha yüksek bulunmuştur. Ancak cinsiyet değişkeni ile atılganlık
düzeyi arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. Duygusal istismar algılama düzeyi
18-25 yaş arası öğrencilerde daha yüksek bulunmuştur. Yaş değişkeni ile atılganlık
düzeyi arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Duygusal istismar algılama düzeyi
ailelerinin gelir seviyesi yüksek olan öğrencilerde daha yüksek bulunmuştur. Gelir
seviyesi değişkeni ile atılganlık düzeyi arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Kardeş sayısı değişkeni ile algılanan duygusal istismar ve atılganlık düzeyi arasında
anlamlı bir ilişkiye rastlanmamıştır.
Son olarak, yapılan korelasyon analizi sonucuna göre; algılanan duygusal istismar
arttıkça atılganlık seviyesinin düştüğü saptanmıştır