dc.contributor.author |
Yoğurtçu, Mehmet
|
|
dc.date.accessioned |
2019-05-23T06:04:58Z |
|
dc.date.available |
2019-05-23T06:04:58Z |
|
dc.date.issued |
2016 |
|
dc.identifier.uri |
http://hdl.handle.net/11547/2050 |
|
dc.description.abstract |
Kentsel alan ve yerleşmeler zaman içerisinde birçok faktörün etkisinden dolayı değişim ve
dönüşümün zorunlu olarak meydana geldiği mekânsal sistemler bütünüdür. Ülkemiz kentleri
tarihi süreç içerisinde kendini özgü mimari çerçevesinde gelişimini gerçekleştirirken, dünya
kentlerinin ortak problemi olan köhneleşme, göç ve doğal afetler gibi sebeplerden dolayı
yenileme kaçınılmaz olmuştur. Özellikle Tanzimat döneminden itibaren yapılan yasalar ve
hazırlatılan birçok kent planları çerçevesinde kent parçaları dönüştürülmeye başlanmış ve
günümüze kadar süre gelmiştir. Son yıllarda yaşanan Marmara ve Van depremleri kentsel
dönüşüm uygulamalarının aciliyetini ve gerekliliğini bir kez daha gözler önüne sermiştir.
Proje bazında gerçekleştirilen kentsel dönüşüm uygulamaları, sanayi devrimi öncesi ve
sonrası farklılıklar göstermesine nazaran günümüzde yenileme, yenileşme, canlandırma,
yeniden oluşum, soylulaştırma, koruma ve sağlıklaştırma gibi türleri ile karşımıza
çıkarmaktadır. Kentsel dönüşüm uygulamaları proje alanı, tarihi ve kültürel doku, alt yapı ve
fiziksel yetersizlikler, bölgenin ekonomik canlandırılma gereksinimleri gibi sebeplerden
dolayı birçok stratejinin bir arada uygulanması da söz konusu olmaktadır. Bu doğrultuda
Tarlabaşı kentsel yenileme alanında birçok stratejinin bir arada uygulandığı
gözlemlenmektedir. Tarlabaşı bölgesi 1800’lerden itibaren yerleşim alanına dönüşmüş ve
günümüze kadar birçok imar operasyonu geçirmiştir. En son yapılmaya çalışılan kentsel
yenileme projesi, gerekliliğinin yanında birçok eleştiriye maruz kalmıştır. Proje alanında yer
alan tarihi ve kültürel dokunun gelecek nesillere aktarılmayacağı gerçeğinin yanında, alanda
yaşayan kiracı ve mülk sahiplerini zorunlu göçe tabi tutacaktır. Proje bölge yapılarının
fiziksel problemlerini çözüme kavuşturmasının yanında kent’e ve kentliye dair var olan
sosyal problemlerin, kentin başka bölgelerine kaydırılmasını sağlamış ve birçok açıdan
sürdürülebilir kent kriterlerini gerçekleştirememiştir. |
tr_TR |
dc.language.iso |
tr |
tr_TR |
dc.publisher |
İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ |
tr_TR |
dc.subject |
Kentsel dönüşüm |
tr_TR |
dc.subject |
Kentsel canlanma |
tr_TR |
dc.subject |
Kentsel koruma |
tr_TR |
dc.subject |
Strateji |
tr_TR |
dc.subject |
Sürdürülebilirlik |
tr_TR |
dc.subject |
Urban transformation |
tr_TR |
dc.subject |
Revitalization |
tr_TR |
dc.subject |
Conservation |
tr_TR |
dc.subject |
Strategy |
tr_TR |
dc.subject |
Sustainability |
tr_TR |
dc.title |
TÜRKİYEDEKİ KENTLERİNİN DÖNÜŞÜM SÜRECİ ve TARLABAŞI ÖRNEĞİ |
tr_TR |
dc.type |
Thesis |
tr_TR |
dc.description.abstractol |
Urban area and settlements are the entire spatial systems having change and transformation
enforcedly because of lots of factors in the course of time. When cities realize their
improvements within the frame of its original architecture in historical process, urban
renovation becomes unavoidable because of becoming old, immigration and natural disasters
which are the common problems of the world cities. Parts of the city have been started to be
transformed within the scope of regulations and several city plans since Tanzimat Reform,
and has been continued until today. In recent years Marmara and Van earthquakes reveal the
necessity and urgency clearly in respect to urban transformation. Urban transformation
implementations on project basis, show differences before and after industrial revolution,
otherwise we can observe renovation, revitalization, regeneration, gentrification,
preservation and rehabilitation. Several strategies of the urban transformation can be
implemented simultaneously because of project area, historical and cultural texture,
infrastructure and physical deficiencies, regional economic efficiency need. Accordingly, a
lot of strategies have been implemented in Tarlabaşı Urban Transformation project area.
Tarlabaşı region has been transformed into settlement area and has been reconstruction from
1800s to the present time. The ultimate urban renovation project has come under criticism.
Historical and cultural texture is not handed down the next generations and hirer and host are
forced migration. The project does not solve the physical problems of the region. Social
problems of the region and urbanite have transferred to the other regions and it does not
realize the sustainable criteria. |
tr_TR |
dc.publisher.firstpagenumber |
1 |
tr_TR |
dc.publisher.lastpagenumber |
178 |
tr_TR |