Abstract:
Bu tez çalışması Samuel Beckett’in yazdığı Godot’yu Beklerken oyununu bağlam, mekan, zaman ve dil açısından inceleyerek oyunu ve içindeki Varoluşçu Felsefe ve Absürd Tiyatro unsurlarını analiz eder. Samuel Beckett, genel olarak yazdığı oyunların çoğunda insanların dünyada bulundukları anlamsız durumu göstermeye çalıştığından, oyunları varoluşçu felsefe ve absurd tiyatro ışığı altında okunmuştur. Oyunda öncelikle Varoluş felsefesi önde gelen isimleriyle örnekler verilerek incelenmiş sonrasında Absürd Tiyatronun özellikleri anlatılarak bu iki akım arasındaki ilişki gösterilirken oyundaki ana konu olan karakterlerin varolma kaygısıda daha net gösterilemek istenmiştir. Bu oyunda da kendini sorgulama, dünyada kendine bir anlam bulamama gibi birçok varoluş felsefesi unsuruna rastlanır ve oyun zaman ve mekan açısından absurd tiyatronun özelliklerine yakınlık gösterir.
Bu tezde, ana karakterler olan Vladimir ve Estragon’un zaman ve mekandan bağımsız olarak yaşayışları, kendi varoluşlarının anlamını bulmaya çalısırken Godot’ yu bekleme süresince hiçlikle yüzyüze gelmeleri ve tartışılır. Tez çalışması oyun sayesinde Varoluşçu felsefe ile Absurd tiyatro arasındaki bağı gösterirken, oyundaki karakterlerin varoluş kaygısından da muzdarip olduklarını vurgular. Bu çalışma özellikle oyundaki karakterlerin diyalog, monologlarının ve dil kullanımını detaylıca inceleyerek, onların kullandıkları sözcüklerin hissettikleri varoluş kaygısını nasıl oluşturduğuna ışık tutar. Karakterler, aslında farkında olmadan, seçtikleri ve tekrarladıkları sözcükler ve bazı diyaloglarda tercih ettikleri sessizliklerle kendi içinde bulundukları varoluş kaygısını istemsizce ele verirler.