Abstract:
Bu çalışmada, kadınlarda anneden algılanan narsisistik özellikler ile kozmetik
cerrahiyi kabul arasında koşulsuz kendini kabulün düzenleyici rolünün incelenmesi
amaçlanmıştır. Çalışma, ilişkisel tarama modeli kullanılarak oluşturulmuş ve
Türkiye’de yaşayan 18-65 yaş arası 322 kadın katılımcı ile gerçekleştirilmiştir.
Örneklem seçkisiz olarak seçilerek, ‘’Kolayda Örnekleme Tekniği’’ kullanılarak
çevrimiçi olarak uygulanmıştır. Katılımcılara Kişisel Bilgi Formu, Anneden Algılanan
Narsisistik Özellikler (AANÖ), Kozmetik Cerrahiyi Kabul (KCKÖ) ve Koşulsuz
Kendini Kabul (KKKÖ) Ölçekleri uygulanmıştır. Bu çalışmada, SPSS 27 yazılımı
kullanılarak tüm istatistiksel analizler gerçekleştirilmiştir. Ölçeklerin arasındaki ilişki
düzeyi ve yönü, Pearson Korelasyon analizi kullanılarak değerlendirilmiştir. Ek
olarak, ölçeklerin demografik değişkenlere göre karşılaştırılması amacıyla Bağımsız
Örneklemler t-testi uygulanmıştır ve ANOVA testi varsayımların sağlanmadığı
durumlarda Kruskal Wallis-H testi tercih edilmiştir. Düzenleyici rol analizi için
Process Macro 4.2 kullanılmıştır. Araştırma sonucunda kadınlarda anneden algılanan
narsisistik özellikler ile kozmetik cerrahiyi kabul arasında pozitif yönde anlamlı bir
ilişki bulunmuştur. Koşulsuz kendini kabulün, kadınlarda anneden algılanan
narsisistik özellikler ile kozmetik cerrahiyi kabul arasında düzenleyici bir rolü
bulunduğu belirlenmiştir. Anneden algılanan narsisistik özellikler ile estetik cerrahiyi
kabul arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki bulunurken, iki değişken ile koşulsuz
kendini kabul arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki bulunmaktadır. Elde edilen
bulgular sonucunda, narsisistik özellikler sergileyen anneler tarafından yetiştirilen
kadınlarda kozmetik cerrahiyi kabul oranı yüksek ve koşulsuz kendini kabul oranı
düşük olmaktadır. Estetik cerrahi veya medikal bir operasyon geçiren kadınlarda
koşulsuz kendini kabulün anlamlı düzeyde düzenleyici bir rolü bulunmaktadır.
