Abstract:
Sinemada ortaya çıktığı ilk günden bu yana popülerliğini koruyan süper
kahraman filmleri, erkek süper kahramanlara kıyasla geri planda bırakılan kadın süper
kahramanların da sıklıkla yer almasıyla birlikte günümüzde toplumsal cinsiyet
çalışmalarını temel alan yeni bir alana dikkat çekmektedir. Bu durum, toplumsal
cinsiyet rollerinden kaynaklanan cinsiyet eşitsizliği algısının kırılması açısından önem
taşımaktadır. Uzun yıllar boyunca beyazperdede tek tipleşmiş kadın imajıyla
bütünleşen gerçek dışı temsiller, kadın karakterleri hikâyede ikincil konumda tutarak,
yardıma muhtaç ve/veya cinsel yönü ağır basan karakterler olarak sunulmuştur. Tüm
dünyada değişen yaşam koşulları cinsiyet rolleri temelli algıların da dönüşümünü
sağlamış, böylece süper kahraman hikayelerinde de yeni temsil biçimleri ortaya
çıkmaya başlamıştır. Bu bağlamda kadın süper kahraman rollerinin toplumsal cinsiyet
algısının dönüşümü açısından sorunlu yanlar taşımakla beraber, anlatı açısından
feminist bir çizgide yer almaya başladığı görülmektedir. Toplumun aynası gibi görülen
süper kahraman filmlerindeki bu değişim, yeni bir algı inşa etme açısından da umut
vericidir. Bu bilgiler ışığında, toplumsal cinsiyet rollerinin popüler kültürün bir parçası
konumunda yer alan süper kahramanlar üzerinden karşılaştırmalı analizinin yapılması,
feminizm ve toplumsal cinsiyet algısının sinemada kendine ne şekilde yer edindiğini
anlamak açısından önem teşkil etmektedir. Çalışmada, çizgi romandan sinemaya
aktarılan süper kahramanlar üzerinden kadın temsillerindeki değişimlerin incelenmesi
amaçlanmıştır.
Çalışmanın örneklemi olan iki süper kahraman serisi Batman ve Huntress
karakterlerinin, toplumsal cinsiyet rolleri bağlamında karşılaştırılması nitel araştırma
deseni içinde yer alan betimsel analiz yöntemiyle yapılmıştır. Yapılan film
analizlerinde geçmiş dönem eserleriyle günümüz yapımları kıyaslandığında,
toplumsal cinsiyet kodlamalarının belirgin ölçüde kırıldığı ve sinemada cinsiyet
eşitliği konusunda kayda değer bir ilerleme sağlandığı saptanmıştır