Abstract:
Mart 2021 - Nisan 2021 tarihleri arasında yürütülen bu çalışmaya özel bir
şirkette çalışan 18-50 yaş arası 102 yetişkin ofis çalışanı (41 kadın ve 61 erkek)
gönüllü olarak katılmıştır. Bireyler üzerinde “Beck Depresyon Ölçeği (BDÖ)”
kullanılarak depresyon düzeyleri belirlendi. Bu çalışma kapsamında katılımcıların
depresyon düzeyleri ile serum D vitamini ve vücut yağ oranı arasındaki ilişki
araştırıldı. Bireylerin sosyo-demografik özelliklerini ve beslenme alışkanlıklarını
içeren anket ve BDÖ uygulandı. Ayrıca katılımcıların günlük enerji ve besin
alımlarını değerlendirmek için antropometrik verileri (boy, kilo, bel ve kalça
ölçümleri) ve “24 Saatlik Besin Tüketimi” kayıtları alınmıştır. Bireylerin serum D
vitamini düzeyleri, katılımcılardan izin alınarak kurum doktorunun tuttuğu verilerden
elde edildi. Katılımcılar üç gruba; serum D vitamini düzeyi 0-20 ng/ml (eksik), 20-30
ng/ml (yetersiz) ve 30-50 ng/ml (optimum) ayrıldı. Elde edilen verilere göre,
katılımcıların %71,5'i eksik, %21,6'sı yetersiz ve %6,9'u optimum serum D vitamini
düzeyine sahipti, ortalama değer 18.46 9.52 ng/ml idi. Erkeklerin [16.8 (10.7-65.5)]
serum D vitamini ortanca skorları, kadınlara [13.1 (8.4-55.5)] göre anlamlı derecede
yüksekti (p<0.05). Serum vitamin D düzeyleri ile vücut ağırlığı (s=0.307; p<0.01),
vücut kitle indeksi (s=0.232; p<0.05) , yağsız vücut ağırlığı (s=0.232; p<0.05)
arasında zayıf pozitif korelasyonlar bulundu. BDÖ puanları değerlendirildiğinde,
katılımcıların %62.7'sinin minimal düzeyde depresyon, %20.6'sının hafif düzeyde
depresyon ve %16.7'sinin orta düzeyde depresyona sahip olduğu saptandı. Bel/boy
oranı ile BDÖ puanları arasında zayıf bir pozitif korelasyon gözlendi (s=0.213;
p<0.05). BDÖ skorlarının vücut yağ oranı (F=0.012; p>0.05) ve serum D vitamini
düzeylerine etkisi önemsiz (F=0.012; p>0.05) bulundu.
Bu bulgular ışığında ofis çalışanlarının çoğunda serum D vitamini eksikliği
veya yetersizliği olduğu belirlendi. Bu alandaki çoğu çalışma ile uyumlu olarak, bu
vi
çalışmada da kadınlar erkeklere kıyasla daha düşük serum D vitamini seviyelerine
sahipti. Serum D vitamini düzeyleri ile BDÖ skorları arasında ilişki bulunamadı.
Vücut yağ kütlesi ile serum D vitamini düzeyleri arasında ters bir ilişki olduğunu
düşündüren bazı bulguların aksine; bu çalışmada, ikisi arasında anlamlı bir ilişki
bulunamadı. Bu konuda kesin bir sonuca varmak için diğer gruplarla daha kapsamlı
çalışmalara ihtiyaç vardır